17 Temmuz 2025 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.
4778265
135857
16 Temmuz 2025 Çarşamba
Binance Pool, Ordinals Inscription Hizmetini Tanıttı
Cebelitarık Blockchain'i Eski Sistemlere Entegre Edecek
DRML Miner, BSTR Miner Scam mı?
Aurora ile SafePal Cüzdan Kullanım Kılavuzu
Bitcoin Yorumu: Kripto Dayı'dan Bitcoin ve Boğa Sezonu ile İlgili Floodlar
Binance Ethereum PoW Madencilik Havuzunu Başlattı
Geçtiğimiz hafta, meme tabanlı kripto para birimi PEPE Coin, kripto piyasasında dikkat çeken hareketleriyle adından söz ettirdi. Hem fiyat performansı hem de teknik analizlerdeki gelişmeler, yatırımcıların ve analistlerin ilgisini çekti. İşte PEPE Coin’in son bir haftada yaşadığı önemli gelişmelerin özeti:
PEPE Coin, son yedi günde yaklaşık %26,5 oranında değer kazanarak küresel kripto para piyasasının genel performansını geride bıraktı. Bu dönemde, Ethereum ekosistemindeki diğer kripto paralara kıyasla da daha iyi bir performans sergiledi. Güncel verilere göre, PEPE’nin fiyatı 0,000013 USD civarında seyrediyor ve 24 saatlik işlem hacmi 1,68 milyar USD’ye ulaştı. Bu artış, özellikle Bitcoin’in son dönemde yaşadığı yükseliş dalgasının meme coin’lere olan ilgiyi artırmasıyla ilişkilendiriliyor. PEPE, şu anda CoinMarketCap’te 27. sırada yer alıyor ve 5,28 milyar USD’lik piyasa değeriyle güçlü bir konumda bulunuyor.
PEPE’nin teknik formasyonlarda önemli bir hareket var. 0,000013 seviyesini test ettiği ve bu seviyenin üzerinde tutunması durumunda daha sert yükselişlerin mümkün olabileceğini düşünüyorum. Aşağıda benim de çizdiğim grafikten anlaşılacağı üzere bir fincan – kulp formasyonu mevcut. Grafiği geçtiğimiz günlerde kendi Twitter hesabımdan paylaşmıştım! Bu grafik yalnızca benim gözlemimdir ve hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi içermemektedir. Geçtiğimiz gün de sizler için PENGU Coin’i paylaştım. Okumak için Tıklayınız. Grafik ve önemli seviyeler bu şekilde:
PEPE Coin’in topluluk odaklı yapısı, fiyat hareketlerini destekleyen önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Sosyal medya platformlarında, özellikle Twitter’da, PEPE’nin trend olması ve topluluğun aktif katılımı, coin’in popülaritesini artırıyor. Ancak, son dönemde balina aktivitelerinde bir yavaşlama gözlemlendi. Büyük yatırımcıların işlem hacminde %880’lik bir düşüş yaşanması, bazı analistlerin temkinli olmasına neden oldu. Buna rağmen, topluluğun coşkusu ve meme kültürünün gücü, PEPE’nin piyasadaki yerini sağlamlaştırmaya devam ediyor.
PEPE, deflasyonist bir meme coin olarak, işlem ücreti olmama politikası ve uzun vadeli yatırımcıları ödüllendiren yeniden dağıtım sistemiyle dikkat çekiyor. Projenin yol haritasında, büyük borsalarda listelenme ve “meme ekosistemini ele geçirme” gibi hedefler yer alıyor. Analistler, PEPE’nin mevcut piyasa koşullarında, özellikle altcoin rallisinin hız kazandığı bir dönemde, güçlü bir yükseliş potansiyeline sahip olduğunu düşünüyor. Ancak, kripto piyasasının volatilitesi göz önüne alındığında, yatırımcıların teknik ve temel analizleri dikkate alarak hareket etmesi gerektiği vurgulanıyor.
Sonuç olarak, PEPE Coin geçtiğimiz hafta hem fiyat artışı hem de teknik analizlerdeki olumlu sinyallerle yatırımcıların radarında kalmayı başardı. Topluluk desteği ve meme kültürünün etkisiyle hareket eden bu kripto para, önümüzdeki günlerde piyasadaki gelişmelere bağlı olarak yeni zirvelere ulaşabilir. Yine de, volatil piyasada dikkatli adımlar atılması önem taşıyor.
Son iki hafta içinde PENGU token, dikkat çekici gelişmelerle gündemdeydi. Token, Temmuz başında ciddi bir fiyat artışı yaşadı ve yaklaşık %50 değer kazanarak 0.014 dolar civarındaki direnç seviyelerini aştı. Teknik analizlere göre, tokenin 0.015 dolar üzerinde tutunması halinde 0.04 dolar seviyelerine ulaşma potansiyeli bulunuyor, ancak kısa vadede bazı düşüş öngörüleri de mevcut; örneğin, Temmuz ortasına kadar 0.0175 dolar civarına gerileyebilir. Genel piyasa havası ise olumlu seyrediyor.
PENGU’nun yükselişinde, Pudgy Penguins ekosistemine bağlı yeni bir mobil oyun olan Pudgy Party’nin etkisi büyük oldu. Bu oyun, eğlenceli oynanışıyla geniş bir kitleye hitap ediyor ve oyun içi ödüllerle token talebini artırabilir. Ayrıca, Telegram üzerinden erişilen başka bir oyun da tokenin kullanım alanlarını genişleterek popülerliğini destekledi.
Proje, stratejik ortaklıklarla da adından söz ettirdi. Bir yarış organizasyonuyla yapılan iş birliği, tokenin maskotunu milyonlarca hayrana tanıtırken, bir havayolu şirketiyle başlatılan sadakat programı, tokenle uçuş mili kazanma gibi pratik kullanım senaryoları sundu. Haziran sonlarında NASDAQ’ta gerçekleşen bir etkinlik ve ABD’de kripto politikaları üzerine yapılan görüşmeler, projenin kurumsal algısını güçlendirdi.
Ayrıca, bir ETF önerisiyle ilgili yapılan başvuru, PENGU tokenin gelecekteki meşruiyetini artırma potansiyeli taşıyor; kararın 2026 başında çıkması bekleniyor. Solana ağındaki genel büyüme, hızlı ve düşük maliyetli işlemlerle $PENGU’nun cazibesini artırdı. Sosyal medyada, tokenin fiyat hareketleri ve kısa vadeli yükseliş potansiyeli hakkında olumlu yorumlar öne çıkıyor, ancak volatilite uyarısı yapanlar da var.
Piyasa verilerine bakıldığında, PENGU tokenin fiyatı 0.028 dolar civarında seyrederken, işlem hacmi 1 milyar doları aşmış durumda. Token, tüm zamanların en yüksek seviyesinden %50 düşüşte olsa da, en düşük seviyesinden %600’ün üzerinde artış gösterdi. Piyasa değeri ise 1.7 milyar dolar civarında.
Sonuç olarak, $PENGU, oyun lansmanları, yüksek profilli ortaklıklar ve kurumsal adımlarla desteklenen güçlü bir ivme yakaladı. Yine de, meme coinlerin doğası gereği fiyat dalgalanmaları riski sürüyor.
Bitcoin, 2009’da Satoshi Nakamoto’nun esrarengiz vizyonuyla hayat bulduğunda, kimse onun küresel finansı sarsacak bir devrim başlatacağını tahmin edemezdi. Bugün, birkaç saat önce 123.000 doları aşarak yeni bir tüm zamanların en yüksek seviyesine (ATH) ulaşan Bitcoin, inişli çıkışlı bir serüvenle bugüne geldi. İşte, bir teknoloji deneyi olarak başlayan bu dijital varlığın, finans dünyasını altüst eden hikayesi.
Bitcoin, 2009’un başında, merkezi otoritelerden bağımsız, şifreleme temelli bir para birimi olarak doğdu. İlk zamanlarda sadece teknoloji tutkunlarının ilgisini çeken bu yenilik, neredeyse değersizdi. 2010’da ise tarihe geçen bir an yaşandı: Bir Bitcoin meraklısı, iki pizza almak için 10.000 BTC ödedi. O günlerde birkaç sent değerinde olan bu işlem, bugün ATH tazeleyen BTC için milyarlarca dolarlık bir hikayeye dönüştü ve her yıl “Bitcoin Pizza Günü” olarak anılıyor.
2011, Bitcoin’in fiyatının ilk kez dikkat çektiği yıldı. Yıl başında 1 doları zor aşan Bitcoin, birkaç ay içinde 30 dolara fırladı. Ancak bu ani yükseliş, aynı hızla bir düşüşle sonuçlandı ve fiyat 5 dolara kadar geriledi. 2012 daha sakin geçti, ama 2013’te Bitcoin adeta patlama yaptı. Yıl sonunda 1.000 doları aşarak ATH tazeledi ve dünya çapında manşetlere taşındı. Ne var ki, bazı ülkelerdeki yasaklar ve düzenleyici baskılar, fiyatı yeniden aşağı çekti.
2014, Bitcoin için bir sınav yılıydı. Büyük bir borsanın hacklenmesi ve yüz binlerce Bitcoin’in çalınması, güven krizine yol açtı. Fiyat, 100 doların altına kadar düştü. Yine de Bitcoin pes etmedi. 2015 ve 2016’da toparlanma sinyalleri verdi, fiyat yavaşça 200-500 dolar bandına yerleşti. Bu dönemde, Bitcoin’in dayanıklılığı ve potansiyeli yeniden konuşulmaya başlandı.
2017, Bitcoin’in adını tüm dünyaya duyurduğu yıldı. Fiyat, yıl boyunca roket gibi yükseldi; 1.000 dolardan başlayarak Aralık’ta 19.000 doları aştı. Bireysel yatırımcılar, “kaçırma korkusu”yla piyasaya akın etti. Yeni kripto projeleri ve yatırım furyası, Bitcoin’i bir popüler kültür ikonu haline getirdi. Ancak 2018’de gelen “kripto kışı”, fiyatı 3.000 dolar civarına indirdi.
2020, Bitcoin için yeniden doğuş yılı oldu. Pandemiyle sarsılan ekonomi ve devletlerin para basma politikaları, Bitcoin’i güvenli bir liman olarak öne çıkardı. Büyük şirketlerin milyarlarca dolarlık yatırımları, fiyatı Aralık’ta 20.000 doların üzerine taşıdı. 2021’de ise Bitcoin, 65.000 doları görerek ATH tazeledi. Elektrikli araç devi Tesla’nın Bitcoin alımı ve kripto borsalarının halka açılması, bu yükselişi körükledi. Yıl sonunda fiyat 69.000 dolara ulaştı, ancak yeni varyantlar ve ekonomik belirsizlikler düşüş getirdi.
2022, Bitcoin için bir başka zorlu sınavdı. Büyük kripto platformlarının iflasları, fiyatı 16.000 doların altına itti. Ancak 2023, umutların yeşerdiği bir yıldı. Bitcoin, yavaş ama istikrarlı bir yükselişle 40.000 doları aştı. Bu dönemde, Bitcoin’in bir “değer deposu” olarak algısı güç kazandı.
2024, Bitcoin’in altın yılı oldu. Yıl başında onaylanan Bitcoin ETF’leri, kurumsal parayı piyasaya çekti. Nisan’daki madencilik ödül yarılanması (halving), arzı azaltarak fiyatı destekledi. Yıl sonunda, kripto dostu politikalar vadeden bir liderin seçilmesiyle Bitcoin, 100.000 doları geçti ve ATH tazeledi. Bu, hem yatırımcılar hem de teknoloji dünyası için tarihi bir an oldu.
Bugün, 14 Temmuz 2025 itibariyle Bitcoin, 123.000 doları aşarak yeni bir ATH yaptı. Kurumsal yatırımların artması, ETF talebinin patlaması ve olumlu politik gelişmeler, bu rekoru mümkün kıldı. Uzun vadeli yatırımcıların satış baskısını azaltması, piyasada güven yarattı. Uzmanlar, Bitcoin’in 200.000 doları zorlayabileceğini düşünüyor. Bitcoin’in hikayesi, sadece fiyat grafikleriyle sınırlı değil. Teknolojik bir devrim, finansal özgürlük arayışı ve insanlığın merkezi sistemlere meydan okumasının bir sembolü. Volatilitesi, onu hem bir fırsat hem de bir risk haline getiriyor. 2009’da bir hayal olarak başlayan Bitcoin, bugün küresel ekonominin bir parçası. Gelecekte ne getireceği ise hâlâ büyük bir merak konusu.
ABD Başkanı Donald Trump’ın 2025 yılında uygulamaya koyduğu yeni tarife politikaları, küresel piyasalarda olduğu gibi kripto para piyasasında da önemli dalgalanmalara yol açıyor.
1 Ağustostan itibaren yürürlüğe girecek tarifeler:
50 % — Brezilya
40 % — Myanmar, Laos
36 % — Tayland, Kamboçya
35 % — Bangladeş, Sırbistan
32 % — Endonezya
30 % — Cezayir, Irak, Libya, Güney Afrika, Bosna Hersek, Çin, Avrupa Birliğ, Meksika
25 % — Brunei, Moldovya, Japonya, Güney Kore, Malezya, Tunus, Kazakistan
20 % — Filipinler, Vietnam
Özellikle Çin, Kanada, Meksika ve Avrupa Birliği gibi büyük ticaret ortaklarına yönelik getirilen yüksek gümrük vergileri, ekonomik belirsizlikleri artırarak kripto para fiyatlarında hem kısa vadeli hem de uzun vadeli etkiler yaratıyor. Peki, bu tarife hamlesi kripto piyasasını nasıl şekillendiriyor ve yatırımcılar için ne anlama geliyor?
Trump’ın tarife politikaları, ithal ürünlere yönelik ek vergilerle ticaret dengesizliklerini düzeltmeyi ve Amerikan ekonomisini güçlendirmeyi hedefliyor. Ancak bu politikalar, küresel ticarette gerilimleri artırarak riskli varlıklara olan talebi etkiliyor. Kripto paralar, özellikle Bitcoin ve Ethereum gibi önde gelen varlıklar, ekonomik belirsizlik dönemlerinde genellikle hisse senetleriyle benzer hareketler sergiliyor. Tarife hamlesinin duyurulduğu ilk günlerde, Bitcoin’in fiyatı ciddi düşüşler yaşadı ve piyasanın toplam değeri milyarlarca dolar eridi. Bu durum, yatırımcıların riskten kaçınma eğilimine girerek daha güvenli varlıklara yönelmesiyle açıklanıyor.
Kısa vadede, tarifeler nedeniyle artan ithalat maliyetleri enflasyonu körükleyebilir. Bu, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimlerini ertelemesine veya daha sıkı para politikaları uygulamasına neden olabilir. Faiz oranlarının yüksek kalması, Bitcoin gibi getiri sağlamayan varlıklara olan talebi baskılayarak fiyatlarda düşüşe yol açabilir. Ayrıca, Çin’den ithal edilen madencilik ekipmanlarına uygulanan tarifeler, ABD’deki kripto madencilerinin operasyonel maliyetlerini artırabilir. Bu durum, özellikle küçük ölçekli madenciler için kârlılığı zorlaştırabilir ve piyasadaki rekabet dinamiklerini değiştirebilir.
Bununla birlikte, bazı analistler tarifelerin uzun vadede kripto paralar için olumlu etkiler yaratabileceğini savunuyor. Tarife hamlesi, ABD dolarının küresel rezerv para birimi olarak baskın rolünü zayıflatabilir. Doların değer kaybetmesi, Bitcoin gibi merkezi olmayan ve sınırlı arza sahip varlıklara olan ilgiyi artırabilir. Yatırımcılar, ekonomik belirsizlik ve enflasyon karşısında Bitcoin’i bir değer saklama aracı olarak görmeye devam edebilir. Ayrıca, Trump yönetiminin kripto dostu düzenlemeler getirme vaadi, sektöre olan kurumsal ilgiyi artırarak piyasayı destekleyebilir.
Piyasa tepkileri, tarifelerin uygulanma biçimine ve uluslararası ticaret görüşmelerinin seyrine bağlı olarak değişiyor. Örneğin, bazı ülkelerle yapılan geçici anlaşmalar veya tarifelerin ertelenmesi, piyasalarda kısa süreli toparlanmalara yol açtı. Ancak, ticaret savaşlarının uzaması durumunda, küresel ekonomik büyümenin yavaşlaması ve likidite sıkışıklığı kripto piyasasını olumsuz etkileyebilir. Öte yandan, Bitcoin’in tarihsel olarak enflasyonist dönemlerde yükseliş gösterdiği göz önüne alındığında, bu tür bir ortamın uzun vadede kripto paralar için bir fırsat yaratabileceği düşünülüyor.
Yatırımcılar için bu dönemde dikkatli bir strateji izlemek kritik önem taşıyor. Piyasadaki oynaklık, kısa vadeli fiyat dalgalanmalarına karşı temkinli olmayı gerektiriyor. Uzun vadeli düşünen yatırımcılar ise Bitcoin ve Ethereum gibi güçlü temellere sahip varlıklara odaklanarak portföylerini çeşitlendirebilir. Ayrıca, Fed’in para politikası kararları ve uluslararası ticaret görüşmeleri gibi makroekonomik gelişmeler yakından takip edilmeli.
Sonuç olarak, Trump’ın tarife hamlesi kripto para piyasasında karmaşık bir etki yaratıyor. Kısa vadede ekonomik belirsizlik ve riskten kaçınma eğilimi fiyatları baskılarken, uzun vadede doların zayıflaması ve kripto dostu politikalar piyasayı canlandırabilir. Yatırımcıların bu dinamik ortamda bilgili ve esnek bir yaklaşım benimsemesi, fırsatları değerlendirmek ve riskleri yönetmek için kritik olacak. Son dakika haberleri için bizi Telegram‘dan bizi takip edin!
Son günlerde altcoin piyasasında dikkat çeken hareketler oldu. Kripto para piyasası genel olarak yükseliş trendindeydi ve bazı altcoinler diğerlerine kıyasla daha sert fiyat artışları gösterdi. Aşağıda, son birkaç günde öne çıkan altcoinlerin performanslarını özgün bir şekilde özetledim.
Son günlerde altcoin piyasası, Bitcoin’in 118.000 doların üzerine çıkarak yeni zirveler test etmesinin etkisiyle hareketlendi. Bitcoin’in hakimiyeti %64.5 seviyesindeyken, altcoinler de bu boğa dalgasından payını aldı. Özellikle Cardano ve XRP gibi coinler, sosyal medyada yatırımcıların radarına takıldı. Bunun yanı sıra, Polkadot ve XRP ekosistemleri de son 24 saatte en çok kazandıran kategoriler arasında yer aldı.
Önemli Not: Kripto para piyasası oldukça volatil olduğu için bu yükselişler, hızlı geri çekilmelere de yol açabilir. Yatırım yapmadan önce teknik ve temel analiz yaparak kendi araştırmanızı yapmanız önemli. Daha fazlası için CoinNET’i Instagram‘dan takip etmeyi unutmayın!